Benim Hayal Defterim

portakal reçeli

Kan portakalıyla yapılan portakal reçelinin rengi çok güzel bir kırmızı oluyor.

Annem acısı gitsin diye portakalın dış kabuğunu incecik soyar.  Ben soymadan yaptım. Hafif acılık var belki ama portakalın tadı o kadar baskın oldu ki hepimiz böylesini daha çok sevdik.

5 tane kan porkalını ılık suda iyice yıkadım, sonra boylamasına ikiye kestim. Ortasındaki çekirdekli kısmı üçgen bir parça olarak bıçakla kesip çıkarttım, ama atmadım. Fazladan pektin iyi olur :)) İkiye bölüp ortasındaki çekirdekli kısmı kesip aldığım her yarım portakalı birer defa daha ortadan yine boylamasına dilimledim. Her portakaldan 4 dilim kesmiş oldum. Sonra resimlerde görüldüğü gibi yarım santim genişliğinde dilimledim. Derin bir kabın içine portakalın tamamını koydum. Kesip çıkardığım çekirdekli kısımları bir tülbente sarılmış olarak portakalların ortasına yerleştirdim.  Üzerine 4,5 su bardağı su ekleyip ağzını kapatıp buz dolabına kaldırdım . Yaklaşık bir gün bekledi.

Ertesi gün portakalları derince bir tencereye, aldım tabii içindeki tülbenti çıkarmayı unutmadım. 3 su bardağı toz şeker ekledim ve ocağa koydum. Portakalları zedelemeden şeker eriyene kadar karıştırdım. Kaynamaya başladığı andan itibaren saati kurdum tam 1 saat sonra ocağı kapattım.  1 saat yetti çünkü yayvan bir tencerede pişirdim. Yüzey geniş olunca buharlaşma daha çabuk oldu.

Sevgili eşimin kaymak eşliğinde en favori reçeli bu :))


Tarifte adı geçen, herkesin merak ettiği bardak:))

hafta sonu fırını

Defne yıllar sonra tekrar piyano kursunu başladı.  Çok sevindim ama Eren’i futbola götür, oradan çık Defne’yi piyanoya götür derken koca hafta sonu geçip gidiyor. Geçen hafta sonu güzel tarifler paylaşmanın hayalini kuruyordum. Feda ettim hayallerimi piyanonun tuşlarından yayılan L’ete İndien’in nağmelerinde:))

Ne zamandır önceki tariflerde yer alan Kıtır Kıtır Kepekli Krakerlerin tatlısını yapmak istiyordum. Hiç değilse onu yapabildim nefis oldu . Tuzlusundan farklı ne yaptım? Tabiiki tuz koymadım, fazladan 1 kap toz şeker ve 1 kap yulaf kepeği ve 1 paket vanilya ekledim. Geriye kalan her şey aynı. Benim gibi yemek sonrasında ve özellikle çayın yada bir fincan kahvenin yanında tatlı bir şeyler yeme isteğinize direnemiyorsanız tatlı krakerler iyi gider.  Üstelik kepekli ve zeytinyağlı oluşu nedeniyle  diyet kraker muamelesi yapıp gönül rahatlığı ile yiyebiliriz.

Pazar sabahı Eren’i mutlu etmek için seçenekler sundum. Krep mi, pankek mi, waffle mı? İçimden dua ettim ne olur waffle’ı seçme diye:)) üşendim. Pankek seçti oğluşum.

Bu en kolay  pankek tarifi. Yumuşacık, kuştüyü yastık gibi kabaran çok daha güzel ama biraz daha zahmetli bir pankek tarifim var onu daha enerjik hissettiğim bir pazar sabahı yapıp tarifini yazacağım.

  • 1 kap süt
  • 1 kap un
  • 1 yumurta
  • 1 tatlı kaşığı kabartma tozu
  • 1 çay kaşığı karbonat
  • 3 yemek kaşığı erimiş tereyağı
  • vanilya
  • 1/2 çay kaşığı tuz
  • 1 yemek kaşığı toz şeker

Mikserle pürüzsüz bir kıvama gelene kadar çırpıp, önceden ısıttığım ve  üzerine erimiş tereyağı sürdüğüm teflon tavaya bir fincan döküp kısık ateşte üzeri kabarcıklanana kadar bekleyip sonra tersini çevirerek pişiriyorum. Resimlerdeki gibi pankek yapabilmenin önemli sırlarından birisi,  pişmemiş yüzeyi  alttan gelen ısının etkisiyle kurumadan çevirmek böylece biraz daha kabarmasına imkan vermiş oluyoruz. Eren üzeri pudra şekerlisini seviyor. Ben ballısına bayılıyorum. Defne peynirle yemeyi seviyor. Elifcim Kıbrıs’tan akçaağaç şurubu (maple syrup) getirdi. Elbette  asıl onunla güzel oluyor.

Örgülü pizza harika oldu. Üzgünüm tarif yok:((

♥ ♥ ♥ ♥ ……..∞

Ayva reçeli

Ayva reçeli bizim evimizde en çok sevilen reçellerden birisi. Kokusu, rengi, tadı…..   

Bir haftadır cebimde bu tarifle geziyorum. Klasik tariften farklı olması meraklandırdı beni. Nihayet bu gün yaptım. Sonuç harika oldu.

4 tane orta büyüklükte ayvayı soyup rendeledim. 1 limon, 2 mandalina, 1 portakal ve 1 greyfurt suyu, 200 ml su, 850 gr toz şeker, 7-8 ayva çekirdeği ve 3 karanfili düdüklü tenceye koydum. İyice karıştırdım. Buharı çıkınca düdüğü kapattım ve 10 dakika altını kısmadan pişirdim. Sürenin sonunda ocağı kapattım, buharı çıkana kadar bekledim  ve kapağı açıp 10 dakika daha kaynattım. Hepsi bu :))

Önce suluydu ama soğudukça sanki içine jelatin koyulmuş gibi oldu. Ayva pektin oranı en yüksek meyvelerden birisi. Üstelik bir de  bol pektinli turunçgillerle karıştırılınca, jöleli bir reçel çıktı ortaya. Bizde pek kullanılmaz ama yurt dışında özellikle Amerika’da reçellerde pektin mutlaka kullanıyorlar. Jöle gibi olur reçelleri. Pektin kullanıldığında pişirme süresi azalıyor bu da bir kolaylık aslında.  Yeniden yaptığımda bu reçeli karanfil koymayacağım. Ayvanın kokusu o kadar güzelki karanfile hiç gerek yok. Huri hanım teşekkür ederim bu güzel tarif için, biraz değiştirdim ama sonuç nefis oldu. 

 

 

Peymek

Hafta sonu uzun kahvaltılar çok keyifli oluyor. Özellikle  fırından yeni çıkmış sıcacık peynirli ekmek pidesi  eşlik ediyorsa kahvaltıya daha da keyifli oluyor sofra.

Dilimlenmiş ekmek kullanıyorum.

4 büyük dilim peymek için:

  • 250 gr beyaz peynir
  • 100 gr taze kaşar peyniri
  • 3 yumurta
  • ince doğranmış maydanoz yada dereotu
  • 50 gr soğukken rendelenmiş tereyağı
  • 1 tutam kırmızı toz biber

Önce peyniri çatalla eziyorum, sonra geri kalan tüm malzemeyi ekleyip karıştırıyorum. Ekmeğin üzerine kalın bir tabaka halinde sürüyorum. Fırının ızgara ayarında kızarana kadar pişiriyorum. Sonra da afiyetle yiyiyoruz. :)))

Sitede yayınlanan fotoğraf, metin ve tariflerin tüm hakkı elvanbasustaoglu.com'a aittir. İzin almaksızın kopyalanamaz ve kullanılamaz.