Defne küçücüktü bu çamı aldığımızda. Her yıl, birlikte süslediğimiz çamın önünde, elinde kurabiye sepeti ve kırmızılı giysileriyle poz verirdi.
Çamı süslerken, mutluluktan bir kanat bulsa uçacak gibi olurdu. Noel babaya yazdığı mektubu zarfa koyar, götürüp postanaden atayım diye bana teslim eder, sonra günlerce mektupta yazdığı dileklerin gerçekleşmesi için küçücük ellerini kalbinin üstüne koyar dua ederdi.
5 yaşındaydı, Noel Babadan pembe bir sindirella kıyafeti istedi. Tabii bu zor isteği yerine getirmek bana düştü :)) Çaktırmadan ölçüsünü aldım, modelini çizdim, terziye diktirdim. Bir de günlerce iş yerimde başına minik pembe güllerden bir taç hazırladım. Elbiseyi, kocaman bir kutuya, parşumen kağıtları arasına yerleştirip, harika bir paket yaptım. Gece uyandırdım: “Kalk Defne, çamın altında senin adına gelmiş bir paket var”
Paketi açıp içinden elbiseyi çıkarttığı anı, mutlulukla titreyişini hiç unutamam. Sonra aradan yıllar geçti Defne büyüdü, Noel Baba’nın bir çocukluk hayali olduğuna ama inanır görünmeye devam etmenin akıllıca olacağına karar verdi. İşte o zaman büyü bozuldu:)))
Tüm bu masalı, Eren için yeniden başa döndürdüm. Eren’in masalı, İlk okul birinci sınıf öğretmeni “Noel baba diye bir şey yok, annen yalan söylüyor”diyene kadar sürdü. Ben’de ona “Noel Baba, ona inananlar için var” dedim. Tom Hanks’in Polar Express filmi sayesinde sevgili öğretmenimize rağmen, Eren’in masalı biraz daha sürdü. Çamımızın en güzel süsleri çanlar o filmden sonra daha da anlamlı oldu bizim için.
Noel baba geçen hafta Eren’e görüntülü bir mail gönderdi. Akşam yatakta açıp seyrettik. Noel baba, Camlarından karlar içinde kutup manzarası görünen evinde , sıcacık şöminenin yanındaki koltuğuna oturdu, “Eren bakalım bu yıl iyi bir çocuk oldun mu?” diyerek kucağındaki kalın kitabın Eren sayfasını açtı. Anne oğul birbirimize sarılıp bu videoyu seyrederken düşündüm; çocukluk, hatıralarımda yaşayan tatlı bir masal, tasasız, günahsız altı üstü hayal, sağı solu masal bir dünya…. Ne yapsam Affan dedeye para saysam satar mı çocukluğumu bana geri?
Dolabımda bir kutu, Noel babaya yazılmış ama postalanmamış bir sürü mektupla dolu. Küçük elbiseler, minik pabuçlar, tırnaklar, ilk kesilen saçlar hepsi duruyor ama hayaller, işte onlar, Noel babaya yazılan mektuplarda saklı. Benim en değerli hazinem onlar .
Arna, nerelere ne güzel anılara gittim sayende :))