Benim Hayal Defterim

Nigela lawson

Yiğit Pura

Top Chef

Yiğit Pura, Amerika’da yapılan,  Top Chef  Just Desserts yarışmasının  en iyi aşçısı seçildi. İşte dedim , gurur duyacağımız birisi daha oldu oralarda, eminim daha niceleri var. Sanırım en ünlüsü Dr.Oz Amerika’lılar sağlıklı yaşamayı bize Dr. Oz öğretti diyorlarya umarım bir kaç sene içinde Yiğit’te böyle parlayacak. Televizyon programları, kitaplar derken alıp başını gidecek. 17 Kasim, San Francisco’da ‘Yigit Pura Günü’ ilan edildi .Sehrin valisi Gavin Newsom, San Francisco’nun bu ünlü simasinin basarisi üzerine 17 Kasim 2010’u ‘Yigit Pura Günü’ ilan etti. Genç sef simdi de Tout Sweet adli bir butik pastane açmaya hazirlaniyor. 

Top Chef yarışması Digitürk Plus’ta yayınlanıyor ama henüz Yiğit’in yarıştığı Just Desserts yayınlanmadı. En kısa zamanda Yiğit’ten burada yayınlamak için bir tarif isteyeceğim.

31 Ocak 2011 Pazartesi

1. Gün

Bu gün neyin başlangıcı olacak merak ediyorum doğrusu. Uzun yıllar sürecek keyifli bir yolculuk olmasını istiyorum. Onca yıldır kağıda döktüğüm mutlu anları, hüzünleri, tarifleri.. paylaşmak başka bir değişle kapıları herkese açmak nasıl olacak bilmiyorum. Denemek istiyorum.
Neler olmalı  içeriğinde? galiba her şeyden biraz hayatın kendisi gibi damak tadı, göz zevki, mutluluklar, hüzünler, komedi, aşk… ve daha aklıma gelmeyen günlük yaşamsal detaylar. Çocuklarım doğduktan sonra günlük yazarken daha farklı bir bakış açısı edindim kendiliğinden gelişen bir durumdu bu satırlarda mutlulukların bol ama hüzünlerin daha az olmasına özen gösterdim ilerde okuyacaklarını hesaba kattım hep, tarifleri yazdığım defterlere küçük notlar yazdım Defne için “bu kurabiyeyi her yapışımda fırının önüne oturup heyecanla pişmesini bekleyişin geliyor aklıma”,” bu tarif anneannenin tarifi sende yap çocuklarına sakın unutma” gibi taşındığım evin duvarına minicik bir not yazdığım günü hatırlıyorum “bu evde biz mutlu olduk umarım sizde olursunuz” şimdi biraz çocukca gelsede ben hep böyleydim hayatıma girmiş her şeye bir vefa borcum vardı sanki .Fazla duygusal, fazla hassastım bu yüzden sessiz isyanlarım çok oldu. Kendi dünyamın romantik devrimcisi olacaktım ama olmadı bir kaç kişiyle devrim olmuyormuş anladım hemde çok geç anladım işte o zamandan beri gerçekten büyümeye başladım ne garip 40’lı yaşlarda büyümekten bahsetmek içinizden diyebilirsiniz zahmet etme bir dahaki sefere inşallah:)) ama demeyin daha umutsuz vakalar gördüm ben hani içindeki çocuğu büyütemeden yaşlılıktan ölenler gördüm. Artık büyümeyeceğinden kesinlikle emin olduğum 50’ye merdiven dayamış bir Peter Pan’ımız bile var, var olamayan ülkesinde birlikte büyüdüğümüz . Kısaca yazacak çok şey var, daha önceden yazdıklarım var, yolculuklar var, güzel tatlar var,  yıllar boyunca peşinden gittiğim cümleler satırla var hani okurken altını çizdiğimiz satırlar varya onlardan yüzlerce var.
Hepsini paylaşmak istiyorum, bir tek cümle bir tebessüme sebep olursa yüzünüzde, sadece bir deneyim ufacıkta olsa ışık tutarsa her hangi birinizin yoluna, bir tat mutluluk katarsa hayatınıza hele vazgeçilmeziniz olursa bir tarifim hoplaya zıplaya devam ederim yoluma
Elvan

Gönderen Elvan zaman: Pazartesi, Ocak 31, 2011

Bunu E-postayla Gönder BlogThis! Twitter’da Paylaş Facebook’ta Paylaş Google Buzz’da Paylaş

1 yorum:

Dee dedi ki…

Hani okurken altini cizdigin satirlara kirmiziyi eklemeyi unutma, denedigin herseyin; altini cizdigin bir gercege donustugunu hatirla, Paris’den bekledigin gunleri paylastigini, bir anda ne kadar hizli buyudugunu ise sariyla harmanla, “o” hep yaninda… O evin duvarlarina baktigimiz ilk gunu hatirla.. Firindan cikan bezeleri orada ogrettin, uzak yolculugumdan once hala sakladigim defterime tariflerini orada yazdin, o notlar senden bana “ogreten”… Sahanesin.. D:

Sitede yayınlanan fotoğraf, metin ve tariflerin tüm hakkı elvanbasustaoglu.com'a aittir. İzin almaksızın kopyalanamaz ve kullanılamaz.